ŞEYTAN TÜYÜ - JULIE JAMES / KİTAP YORUMU

Orijinal İsim: Something About You

Yazar: Julie James

Çeviri: Süreyya Çalıkoğlu

Sayfa Sayısı: 470

İncelemek İçin: D&R

Puanım: 4,5/5

TANITIM

Kader iki azılı düşmanı birbirlerinin kollarına atarsa…

Savcı yardımcısı Cameron Lynde, Chicago'da gizli kaçamaklar yapan onlarca senatörün tuttuğu onlarca otel odasının arasından, vahşice bir sevişmenin tuhaf bir cinayetle sonuçlandığı 1308 numaralı odanın yanındakini seçer. Ve Illinois'deki, bu özel davada görevlendirilebilecek onlarca FBI ajanının arasından, Özel Ajan Jack Pallas görevlendirilir. Özel Ajan Jack Pallas yıllar önce, beceriksizliği yüzünden kariyerini mahvettiği gerekçesiyle, savcı yardımcısı Cameron Lynde'i ulusal televizyonda rezil eden Jack Pallas'ın ta kendisidir.
…elbette ortalık birbirine girer.

Cameron Lynde'le birlikte çalışmak mı? Şaka mı yapıyorlar? Jack bunun belki de, yıllar önce Cameron yüzünden Chicago'dan sürüldüğü ve nihayet bu yıl geri geldiği için, kötü bir hoş geldin şakası olduğunu umuyor. Fakat fena halde yanılıyor.

YORUM

Cameron gözlerini kırpıştırdı ve bir damla gözyaşı yanağından süzüldü.
Bunu görmek Jack'i mahveti.
Cameron'a sıkıca sarıldı. Kulağına fısıldadı. "Sana bir daha yaklaşamayacak güzelim, söz veriyorum. Bundan sonra kimse senin kılına bile dokunamayacak."

ALLAH BEE! AÇILIN, JACK PALLAS GELİYOR!!!

Uzun, çok uzun bir süredir böylesine eğlendiğim, hem kadın hem erkek karakteri sevdiğim ve olayların akışını gerçekten beğendiğim bir kitap okumamıştım. Mutlaka bir şey oluyor ve beklentilerimin bir kısmı gerçekleşse bile kalan kısmı eksik kalıyordu. Hem bundan sıkılmıştım hem de maketlere ve vizelere boğulduğum bir haftaydı, ben de goodreadste cidden zevkine güvendiğim arkadaşlarımın yorumlarını okuyup bir gazla okunacaklarıma eklediğim, zaten yakın bir zamanda okumayı planladığım için Şeytan Tüyü, çok doğru bir seçim gibi geldi.

Yalan yok, kitabın ilk baskısındaki kapak rezalet ve benim de dikkatimi çekmemişti. Konusunu bile bilmiyordum, instagram akışımda görmüş olsam bile dikkat etmiyordum ve ilgimi çekmiyordu. Eğer goodreads akışıma düşmemiş olsaydı da büyük ihtimalle okumayacağım bir kitap olarak kalacaktı. Çünkü söylemem gerekir ki kitap kapağını hiç sevemedim ve kapakla beni cezbedemeyince de ilgimi çekememişti. Allah aşkına bir alıcı gözüyle bakın, siz de göreceksiniz. O kıyafetler neden kapaktaki insanlara BEŞ beden BÜYÜK? O eller neden öyle bir tuhaf görünüyor? VE O ÇİZGİLİ GÖMLEK NE?!

Ve o poz için çok mu çalıştınız yani?

Neyse ki kitap kapakları değişerek yeniden basılmış ve serinin bütün kapakları birbiriyle uyumlu hale getirilmiş. Yeni kapaklar zaten güzelken, bir de bu eski baskının kapağını gördükten sonra aşırı güzel geliyor gözüme.

Cameron, bana göre gerçekten güçlü bir karakterdi. Normal bir insanın allak bullak olacağı olaylar yaşasa bile kontrolünü kaybetmeye yanaşmıyor, kriz anını kimsenin olmadığı ve yalnız olacağı zamanlara saklıyordu. Bir federal savcı yardımcısı olarak disiplini, kararlılığı ve olay çözümlemeleri gerçekten çok güzeldi. Ben kitaba başlarken, konuyu okumamın üzerinden günler geçtiği için neler olacağını hatırlamıyordum ve bir bakıma Cameron'ın karakteri benim için tam bir sürpriz oldu. Kadının o kadar sağlam bir iradesi vardı ki, Jack'e bile karşı koyabildi be!

Ee tabi bir yere kadar. Jack Pallas ulan bu, boru mu?

Jack'in laf sokmalarına verdiği karşılıkları, arkadaşlarıyla geçirdiği zamanları ve hatta tek başına kalıp da kendi kendine düşündüğü anları bile okumak hoşuma gitti çünkü hiç sıkılmıyordum. Kitabın bir şekilde yaydığı bir enerji vardı ve ben jüri hazırlığı yaparken bile arada bir kaçıp birkaç sayfa okumaya çalışıyordum. Üstelik 'güçlü kadın karakter' özlemim vardı ve Cameron'ın bana ilaç gibi geldiğini söyleyebilirim. Ne istediğini bilen, durumları birkaç bakış açısıyla değerlendirebilen ve hemen her koşulda olgun davranabilen bir kadındı. Gerçekten kızgın olmaya hakkı olduğu ve kızgınlıkla istediğini yapabileceği zamanlarda bile -bence yapmaya hakkı vardı- olgunluğunu elden bırakmadı. Duygularını dinleyerek durumu değerlendirdi, ama bu dinlediği duygular kızgınlık ve anlık öfke değildi.

Ama bence, Jack'i biraz daha süründürebilirdi. Sonuçta onun yediği halt da az buz bir şey değil. Gidip televizyonlara öyle konuşuyorsa, sen de federal savcı yardımcısı olmanın bütün avantajlarını kullanırsın ve onu sü-rün-dü-rür-sün! Net. Ben Cam olsam öyle yapardım en azından, çektirirdim biraz. Değil Nebreska'ya, Fizan'a sürdürürdüm , affetmeyi sonra hallederdik fdjgdshkld

Neyse, söz konusu Jack bebeğim olduğu için Cameron'a da kızamıyorum. Jack Pallas sonuçta, insanın iradesi çok etkin olmuyor söz konusu o olunca.

"Sırf güvenlik amacıyla Cameron'a bir kez daha baktı ve kazağın bir kez daha köprücük kemiğinden kayışını, yavaş yavaş açılışını, onunla alay edercesine aşağı, biraz daha aşağı inişini, fildişi rengi kremsi tenle dişleriyle tek hamlede koparabileceği kadar narin, gri, ipek askıyı ortaya çıkarışını izledi.
Bir omuz... Sadece bir omuz yüzünden kafayı yemek üzereydi."

BU ALINTIYA BAYILIYORUM YA JSKFDS

Jack'in bütün o huysuzlukları, homurdanarak konuşmaları, Cameron'a karşı duyduğu çekimle ona olan kızgınlığı arasında bocalaması, işindeki profesyonelliği ve zekası o kadar güzeldi ki, resmen adamın olmadığı sahnelerde ne zaman gelecek diye ileriyi karıştırıyordum! Laf sokmalarına, Cameron'dan uzak durmaya çalışsa da bunu başaramayışına ve bazen fark etmeden bile Cameron'ı kıskanmasına bayıldım, resmen okurken gözlerimden kalpler çıkmaya başlamıştı. Collin'in adını ilk duyduğu andaki ifadesi, Cam'in birisiyle randevuya çıkacağını öğrendiğinde huysuzlaşması çok eğlenceliydi.

Ayrıca o kadar kontrollü bir kişiliği olmasına rağmen Cam'in yanındayken bu kontrolün yerinde yeller esiyordu. Kadından etkilendiğini biliyor, bunu istemese de kabullenmek zorunda kalıyordu ve bütün bunların getirdiği huysuzluk çok güzeldi. Kendini tutmaya çalışıyor ama Cam'in kendisini ele geçirmesine engel olamıyordu.

Sen günlerce işkencede ol, o kadar acı çek ve kontrolünü kaybetme ama televizyonlara çıkıp bir sürü laf saydığın federal savcı yardımcısı gelsin bütün düzenini yıkıp geçsin.

Yaa, böyle yaparlar işte adama, Jack bey!

Bütün bunların dışında da işindeki profesyonelliğini, Cameron'ın güvenliği için her şeyi yapmasını ve 3 yıl önce olanları eşeleyip durmasını, gerçek gördüğü tek düşünceye körü körüne bağlanmamasını çok severek okudum. Şüpheciydi, eğlenceliydi, akıllıydı ve lanet bir FBI ajanıydı. Etkilenmemem elde değil arkadaşlar..

"Şaşırtıcı, ama bazı insanlar beni beğenebiliyor."
"Bir zamanlar ben de seni beğeniyordum."
Sanki her şey bir anda susmuş, bütün salon sessizliğe gömülmüştü.
Son hafta içinde Jack'le ikisi bu konunun kenarında dolaşıp durmuş, ama geçmişte olanları doğru düzgün konuşmamışlardı. İlk atışı Jack yaptığına göre Cameron'ın iki seçeneği vardı; ya geri çekilecek, ya da onunla yüzleşecekti. Ve Cameron geri çekilecek biri değildi.
"Bir zamanlar bu duygu karşılıklıydı."

Bu konuşmayı o kadar çok seviyorum ki, bendeki yeri cidden ayrı. Neden bilmiyorum ama diğer alıntılardan çok daha ayrı bir yere sahip. 3 yıl önceki olayların cidden açıldığı ilk konuşmaydı ve birbirlerine her ne kadar 3 yıl önceki de olsa duygularını bir parça söylemeleri çok güzeldi.

Kitabın karakterlerini sevmemin dışında, 4,5 verip 5'e yuvarlamamın -genelde alt sınıra yuvarlardım- bir diğer sebebi de olayların arka plana atılmamış olmasıydı. Sadece bir aşk romanı değildi, aralarındaki ilişkiyle sınırlı kalmamıştı. Olayların bağlantıları geçiştirilmemişti, aşkı ön plana çıkarmak için aksiyonu görmezden gelmemişlerdi ki ben böyle olunca daha çok seviyorum. Sonuçta bu kitaba başlarken sadece aşk okumayı planlamamıştım, Jack ve Cameron arasındaki aşkın yanında aksiyonu da okumayı bekliyordum. Bu beklentim boşa çıkmadı ve o kadar mutluyum ki!

Aslında daha fazla bir şeyler yazacaktım, yazasım da var ama kitabın üzerinden zaman geçtiği için ne yazacağımı tam bilemiyorum, aklıma gelmiyor. Kitap bittiği zaman yazmayıp erteleyince böyle bahsedeceğim şeyleri unutuyorum işte!

Eğer hem eğlenip hem karakterlere bayılacağınız, olayların akışını seveceğiniz bir kitap arıyorsanız, Şeytan Tüyü bunun için ideal kitaplardan biri olabilir.